T.C.

YARGITAY

7. HUKUK DAİRESİ

E. 2014/13268

K. 2014/18814

T. 14.10.2014

* BİLİRKİŞİ RAPORUNDA TESPİT EDİLEN ALACAKLARIN İSTENMEYEN KISIMLARININ ISLAHLA TAHSİLİNE YÖNELİK EK DAVA (Asıl Dava Kesinleşmeden Ek Davanın Sonuçlandırılmayacağı - Temyiz Edilen Asıl Dava Sonucu Beklenmeden Ek Davanın Sonuçlandırılmasının Hukuken Mümkün Olmadığı)

* ASIL DAVA KESİNLEŞMEDEN EK DAVANIN SONUÇLANDIRILAMAYACAĞI (Bilirkişi Raporunda Tespit Edilen Alacakların Islahla İstenmeyen Kısımlarının Tahsiline Yönelik Ek Dava - Asıl Davada Verilen Kararın Kesinleşmesi Beklenmeden Ek Davanın Sonuçlandırılmasının Hatalı Olduğu)

* DAVALARIN BİRLEŞTİRİLMESİ (Bilirkişi Raporunda Tespit Edilen Alacakların Islahla İstenmeyen Kısımlarının Tahsiline Yönelik Ek Dava - Mahkemece Temyiz Edilen Asıl Dava Sonucu Beklenerek Kararın Bozulması Halinde Aradaki Bağlantı da Dikkate Alınarak Davaların Birleştirilmesi Gerekip Gerekmediği Değerlendirileceği)

6100/m.166

ÖZET : Dava; bilirkişi raporunda tespit edilen alacakların ıslahla istenmeyen kısımlarının tahsiline yönelik ek davadır. Asıl davada verilen karar tarafların temyizi üzerine Dairemize gelmiştir. Asıl davada verilen kararın kesinleşmesi beklenmeden eldeki davanın sonuçlandırılması hukuken mümkün değildir. Hal böyle olmasına rağmen bu davanın sonuçlandırılması hatalı olmuştur. Yapılacak iş, mahkemenin asıl davanın sonucunun beklenerek kararın temyiz incelemesi sırasında bozulması halinde aradaki bağlantı da dikkate alınarak davacının bir an önce hakkına kavuşmasını teminen 6100 Sayılı H.M.K.nun 166. maddesi hükmüne göre davaların birleştirilmesi gerekip gerekmediği konusunda değerlendirme yaparak sonucuna göre, birleştirme yapıldığı takdirde birlikte karar vermek, aksi halde asıl davanın kesinleşmesi beklenerek daha sonra bu dava hakkında karar vermek olmalıdır.

DAVA : Taraflar arasındaki dava sonucunda verilen hüküm taraflarca temyiz edilmiş, Yargıtayca duruşmalı olarak incelenmesi süresi içinde davacı vekili tarafından istenilmekle, duruşma için tebliğ edilen 14.10.2014 günü belirlenen saatte temyiz eden davacı İ. Y. vekili geldi. Davalı taraftan gelen olmadı. Gelenin huzuruyla duruşmaya başlandı. Duruşmada hazır bulunan tarafın sözlü açıklamaları dinlendi. Duruşmanın bittiği bildirildi. Dosyadaki belgeler incelendi. gereği düşünüldü:

KARAR : Davacı vekili, davacının davalıya ait işyerinde çalıştığını, iş sözleşmesinin feshiyle birlikte ödenen kıdem ve ihbar tazminatının sosyal hakların dikkate alınmaması sebebiyle eksik hesaplanarak ödendiğini, davacının yaz kampı niteliğindeki davalı işyerinde yazın ve kışın fazla mesai yaptığını, hafta tatilleriyle milli bayram ve genel tatil günlerinde çalıştığını ayrıca sık sık görevli olarak Adana, Mersin, Ankara gibi illere gönderildiğini ancak karşılıklarının ödenmediğini, bu hususta açılan davanın mahkemenin 2013/764 esas sayılı davasında alacakların miktarının belirlendiğini iddia ederek eldeki bu davada fark ihbar tazminatı, fazla mesai, hafta tatili çalışma alacaklarıyla harcırah alacağının davalıdan tahsilini istemiştir.

Davalı vekili davanın reddini istemiştir.

Mahkemece ek davaya yönelen zaman aşımı savunmasıyla ilgili ek hesap raporu alınmış ve davanın kısmen kabulü yönünde hüküm kurulmuştur.

Tarafların ve mahkemenin de kabulünde olduğu üzere, bu dava mahkemenin 2013/764 Esas sırasında kayıtlı davada alınan bilirkişi raporunda tespit edilen alacakların ıslahla istenmeyen kısımlarının tahsiline yönelik ek davadır. Ancak asıl davada verilen karar ve dolayısıyla alacakları kesinleşmemiştir. Asıl davada verilen karar tarafların temyizi üzerine Dairemize gelmiş olup 2014/13012 Esas sırasında kayıtlıdır. Asıl davada verilen kararın kesinleşmesi beklenmeden eldeki davanın sonuçlandırılması hukuken mümkün değildir. Hal böyle olmasına rağmen bu davanın sonuçlandırılması hatalı olmuştur.

Yapılacak iş, mahkemenin 2013/764 Esas sırasında kayıtlı davanın sonucunun beklenerek kararın temyiz incelemesi sırasında bozulması halinde aradaki bağlantı da dikkate alınarak davacının bir an önce hakkına kavuşmasını teminen 6100 Sayılı H.M.K.nun 166. maddesi hükmüne göre davaların birleştirilmesi gerekip gerekmediği konusunda değerlendirme yaparak sonucuna göre, birleştirme yapıldığı takdirde birlikte karar vermek, aksi halde asıl davanın kesinleşmesi beklenerek daha sonra bu dava hakkında karar vermek olmalıdır.

O halde tarafların bu yöne dair temyiz itirazları kabul edilmeli ve karar bozulmalıdır.

SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarda yazılı sebeple BOZULMASINA, bozma nedenine göre tarafların sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, temyiz harcının istenmesi halinde taraflara iadesine, Yargıtay duruşmasında kendisini vekille temsil ettiren davacı yararına takdir olunan 1100,00 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 14.10.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.