ÖZET : Davacı, kıdem tazminatı alacağının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. İşverenin güvenini kötüye kullanmak, hırsızlık yapmak, işverenin meslek sırlarını ortaya atmak gibi doğruluk ve bağlılığa uymayan işçi davranışlarının da işverene haklı fesih imkanı verdiği ifade edilmiştir. Görüldüğü üzere yasadaki haller sınırlı sayıda olmayıp, genel olarak işçinin sadakat borcuna aykırılık oluşturan söz ve davranışları işverene fesih imkanı tanımaktadır.
Somut olayda; davacının Dumlupınar Üniversitesinde sınavı olmadığı halde sınavı varmış gibi mağaza sorumlusundan izin aldığı ancak yapılan araştırma ve davacının kaçamaklı savunmasından sınavının olmadığının tespit edildiği, davacının bu şekilde işverenin güvenini kötüye kullandığı, doğruluk ve bağlılığa uymayan davranışı nedeniyle işveren tarafından iş sözleşmesinin haklı nedenle feshedildiği anlaşıldığından kıdem tazminatı talebinin reddi gerekir.
DAVA : Davacı, kıdem tazminatı alacağının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkeme, isteği hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi A.Günindi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Davacı, iş sözleşmesinin işveren tarafından haklı neden olmaksızın feshedildiğini bildirerek kıdem tazminatı alacağı talebinde bulunmuştur.
Davalı, davacının iş sözleşmesinin, sınavı olduğu gerekçesiyle izin alması üzerine sınavı olmadığının anlaşılması ve devamsızlığı nedeniyle İş Kanunu 25/II-e-g maddesi gereğince haklı nedenle feshedildiğini bildirerek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece istek hüküm altına alınmıştır.
Hüküm davalı avukatı tarafından temyiz edilmiştir.
İş sözleşmesinin, işçinin doğruluk ve bağlılığa aykırı söz veya davranışları sebebiyle işverence haklı olarak feshedilip feshedilmediği noktasında taraflar arasında uyuşmazlık söz konusudur.
4857 sayılı İş Kanunu'nun 25. maddesinin II. bendinde, ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller sıralanmış ve belirtilen durumlar ile benzerlerinin varlığında işverenin haklı fesih imkanının olduğu açıklanmıştır. Yine aynı maddenin II. bendinin ( e ) alt bendinde, işverenin güvenini kötüye kullanmak, hırsızlık yapmak, işverenin meslek sırlarını ortaya atmak gibi doğruluk ve bağlılığa uymayan işçi davranışlarının da işverene haklı fesih imkanı verdiği ifade edilmiştir. Görüldüğü üzere yasadaki haller sınırlı sayıda olmayıp, genel olarak işçinin sadakat borcuna aykırılık oluşturan söz ve davranışları işverene fesih imkanı tanımaktadır.
Somut olayda; davacının Dumlupınar Üniversitesinde sınavı olmadığı halde sınavı varmış gibi mağaza sorumlusundan izin aldığı ancak yapılan araştırma ve davacının kaçamaklı savunmasından sınavının olmadığının tespit edildiği, davacının bu şekilde işverenin güvenini kötüye kullandığı, doğruluk ve bağlılığa uymayan davranışı nedeniyle işveren tarafından iş sözleşmesinin haklı nedenle feshedildiği anlaşıldığından kıdem tazminatı talebinin reddi gerekirken kabulüne karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 02.12.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.